Bu haftaki yazıma;

Her koşulda sorumluluk duygusu içinde, ilkeli, doğru ve tarafsız bir şekilde çalışarak halkın haber alma hakkını kullanmasını sağlayan, vatandaş ile yönetim arasında köprü vazifesi gören. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi hususunda zor şartlar altında fedakârca çalışan ve meslek ilkeleri ışığında görevini sürdüren ve sorumluluk bilinciyle görevlerini yerine getiren tüm basın mensuplarımızın “10 Ocak Gazeteciler Günü”nü kutlayarak başlıyorum.

Mevzuata uygun ölmek…

Bir bürokrat, görevli olarak şehirden kasabaya giderken yolda sulak ama bataklık bir yerde mola vermiş. Nasıl olmuşsa ayağı kayıp bataklığa düşmüş:

- "İmdat, Boğuluyorum. Kurtarın beni!" diye bağırmaya başlamış.

O sırada yakınlardan geçen bir köylü, sesini duyup yaklaşmış.

Bürokrat: "Bataklığa düştüm. Kurtar beni!" diye bağırmış.

Köylü: "Geçmiş olsun" demiş. Ama kurtarmak için hiç gayret göstermemiş.

Hani neredeyse dönüp gidecek.

Bürokrat paniklemiş ister istemez: "Lütfen, bir dal uzat. Kurtar beni!" diye yalvarmış..

Köylü: "Olmaz sen şu anda hazine toprakları üzerindesin.

Hazine malından bir şey almak suçtur"

Bürokrat: "Sen, dalga mı geçiyorsun. Ölüyorum. Kurtar beni!" diye bağırmış ağzına dolan çamurlarla.

Köylü hiç istifini bozmadan cevap vermiş: "Ben Hazine'den mal alıp suçlu duruma düşemem. Fakat seni böyle bırakacak değilim. Gidip muhtara haber vereceğim. O kaymakama, kaymakam da valiyi arar mutlaka. Mal müdürüne talimat verilir. Şayet, hazine arazisi değilse. İtfaiyeye talimat verir ve seni kurtarırlar..."

Bürokrat: "Yahu, bunlar oluncaya kadar ben burada ölürüm, be adam."

Köylü gülmüş: "Ben ölmezsin demiyorum ki... Bizim devletle bir işimiz olsa siz de bu yolları takip etmemizi söylemiyor musunuz? Biz de oradan oraya gide gide ölüyoruz adeta.

Sen de ölsen, mevzuata uygun ölmüş olursun.

Yetenek…

Müfettiş, Bakanlık tarafından bir okulu denetlemek için görevlendirilir. Müfettiş okula gitmek için yola düşer lakin aracı yolda arıza yapar.

O bölgede yaşayan bir çocuk araca doğru yanaşarak yardıma ihtiyaç olup olmadığını sorar.

Müfettiş: “Araçlardan anlar mısın?”

Çocuk: “Babam tamircidir. Ben de bazen ona yardım ederim.”

Çocuk arabanın motoruna baktıktan sonra alet çantasını ister.

Bir kaç dakika uğraştıktan sonra sürücüden aracı çalıştırmasını ister.

Müfettiş bütün bu olanları hayret içerisinde izlemektedir.

Araç çalışmaya başlar. Çocuğa teşekkür eder ve bu saatte neden okulda olmadığını sorar.

Çocuk: “Bugün okulumuza müfettiş gelecekmiş. Öğretmenin dediğine göre sınıfın en tembel öğrencisi olmamdan dolayı evde kalmam gerekiyormuş...”

Diyerek durumunu arz etmiş.

Gerçek eğitim yaklaşımında her çocuk ilgi alanı ve yeteneğine göre değerlendirilip ona göre eğitilir. Bütün öğrencilere standart dersler verilmez.

Bu tür okullarda şu kural geçerlidir:

“Burada hiçbir balık uçmaya, hiçbir kuş yüzmeye zorlanmaz…”